Dost olarak, Allah yeter.Yardımcı olarak da Allah yeter. 4/45

Dost olarak, Allah yeter. Yardımcı olarak da Allah yeter.

23 Ağustos 2015 Pazar

Karikateist'in İç yüzü



Selamlar.

Bu yazıda, bilimin, çağdaşlığın, mantığın önemini öne sürerek İslamı bilim karşıtlığıya, gericilikle, alogisme ile suçlayan 'ortak zihniyeti' bir nevi temsil eden 'Karikateist' adlı sayfanın insanları süslü cümlelerle mantık hatalı sorularla cımbızlamalarla hatta ayetlere olmayan kelimeler ekleyerek nasıl kandırdığını, nasıl yanlışa yönelttiğini göstermeye çalışacağım. Karikateist sayfası  imanımı arttırmak için sık sık okuduğum bir sayfadır.


Her şeyden evvel belirteyim ki  ateistlerle bir sorunum yok. Ama insanları yanlışa yönlendiren kötü niyetlilerle alıp veremediğim çok şey var.

Şimdi Karikateist denen sayfanın islam, dolayısıyla Allah, kuran ve müslümanlar hakkındaki çarpıtmalarına göz atalım. Sizden ricam cevaplarımı bütün ön yargılarınızdan kurtularak okumanız. Atalarının her yaptığını doğru kabul eden  müslümanlar ile karşısındaki sırf müslüman diye 'yazdığı her şey yanlıştır' deyip yarım yamalak okuyup bırakan inançsız arasında hiçbir fark yoktur.

İlk İddia-
Kur'anın Aklı Dışlaması




Bu fotoğrafı yaklaşık bir yıl önce  karikateist paylaşmıştı. Burada İlhan Arsel kur'anın aklı dışlamalarla dolu kitap olduğunu iddia ediyor. Kur'ana bir bakalım. Gerçekten de aklı dışlayan bir kitap mı yoksa tam tersi mi..Öncelikle bu yazıyı yazmak için İlhan Arsel'in  kur'anı gerçekten okumuş ayetleri iyice anlamış ve kur'anın akla önem vermediğine kesin şekilde emin olması gerek değil mi. Peki kur'ana geçelim. Altı çizili yerlere ve ayetlerin bütünlüğüne dikkatinizi çekmek istiyorum.

Enfal suresi 22. Ayet
Çünkü yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir.

Yunus suresi 100. ayet
Allah'ın izni olmadıkça hiçbir benlik iman edemez. Allah, pisliği, aklını kullanmayanlar üzerine bırakır.

Sadece bu iki ayette bile Allah katında aklı kullanmamanın nasıl bir felaket olduğu anlaşılmıyor mu?
Aklını kullanmayanların nasıl pisliğe mahkum edileceğini okudunuz. Ve kur'anda daha onlarca ayet aklı çalıstırmanın öneminden bahseder ve ''hala akıllarını çalıstırmayacaklar mı?'' gibi sorular sorar.

2. iddia
İslam'ın Hoşgörüsüz Bir Din Olması 

  



Ateistlerin ayetleri nasıl cımbızladığının bir başka kanıtı bu iddiadır. Kur'anın bütününe bakmadan, ayetin açıklamasına bakmadan 'aa bakın Allah ehli kitap ile dostlugu yasaklıyor' diyerek komik duruma düşüyorlar. Oysa  Allah 6 ayet sonra durumu açıklamıştır, 

Ey iman edenler! Sizden önce kitap verilenlerden ve küfre sapanlardan, dininizi oyun ve eğlence edinenleri dost tutmayın. Eğer inanıyorsanız Allah'tan sakının. -Maide 57
hatta kuran'ın başka surelerinde de bu konuya açıklık getirmiştir.


Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adaletli davranmaktan men etmez. Allah, adaleti ayakta tutanları sever.

Allah sizi; ancak din hakkında sizinle savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran, çıkarılmanıza yardım eden kimselerle dost olmaktan yasaklar. Böyleleriyle dost olanlar, zalimlerin ta kendileridir.
                                Mumtehine 8-9. ayetler



3. İddia

Müslümanların Pedofiliyle , Recmle , Kırbaç Cezasıyla suçlanması


* 4 KADIN MEVZUSU ile baslayalım. Nisa suresinin 3. ayetini öne sürerek bu çarpıtma ve cımbızlama yapılır.ayete bakalım.
(1)Yetimler konusunda
adaleti koruyamayacağınızdan korkarsanız, sizin için temiz kılınan (2)kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikâhlayın.(3)Eğer bu durumda adaleti gözetemeyeceğinizden korkarsanız, bir tek kadınla yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla yetinin. İşte bu, haksızlığa sapmamanız için en uygun yoldur.


Şimdi lütfen cımbızlama yapılmadıgında ayetin hangi özel durumu kastettiğini görüp görmediğinize dikkat edin. Savaş dönemleri hiçbir gücü bulunmayan annesiz babasız evsiz kalmıs bir sürü kız vardı. Allah da burada bu yetimleri gözetmek için nikahlayabilirsiniz diyor. Bakın herhangi bir kadın değil.. YE-TİM-LER. Ayrıca adaleti sağlayamayacağınızdan korkarsanız tek bir kadınla yetinin diyor Allah..
Zaten yetimler konusu dışında normal bir evlilik akdi için nisa suresinin 129. ayetinde şöyle buyurur Allah; 

Tutkunluk derecesinde isteseniz de kadınlar arasında adaleti sağlamaya asla güç yetiremezsiniz. O halde tam bir eğilimle bir yana yönelip de öbürünü askıdaymış gibi bırakmayın. Barışı esas alıp sakınırsanız, Allah çok affedici, çok merhametli olacaktır.

Demek ki kadınlar arasında ne kadar istersek isteyelim adaleti sağlamaya güç yetiremiyoruz. 3. ayetteki ''adaleti gözetemeyeceğinizden korkarsanız, bir tek kadınla .. yetinin''   emri de göz önünde aldığında olay net bir şekilde açıklığa kavusuyor zaten..


*9 YAŞINDA ÇOCUKLA EVLİLİK MEVZU


Kur'anda bir evlilik dönemi vardır. Bu da kişinin rüştüne ermesiyle mümkündür.Nisa suresinin 4. ayetinde;


Yetimleri, nikâh çağına gelmelerine kadar gözetleyip deneyin. O zaman onlarda içinize sinecek bir olgunluk ve erginlik görürseniz, mallarını onlara geri verin. Büyüyecekler diye bu malları tez elden saçıp savurarak yemeyin. Zengin olan, iffetli davransın. Fakir olan ise örfün gerekli kıldığı oranda yesin. Mallarını kendilerine teslim ettiğiniz zaman yanlarında tanıklar bulundurun. Hesap sorucu olarak Allah yeter.

talak suresinin 4. ayeti aklına gelenler de lütfen dikkatli okusunlar.
Aslında bu ayetin tamamında kadınlarla hamilelikleri boyunca boşanılmaması gerektiği söyleniyor.
 


Şöyle ki:


1. Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlar konusunda tereddüt ederseniz (Menopoz mu oldu yoksa hamile kaldığı için mi adet olmuyor diye) 3 ay bekleyin ki karnının şişip şişmemesine göre anlayın. Hamile olduğu ortaya çıkarsa doğum yapana kadar bekleyin.

2. Henüz âdet görmeyenler (Menopoz yaşı gelmediği ve adet olma zamanı geldiği halde henüz adet görmeyenler) hususunda tereddüt ederseniz (Adet düzensizliği mi yaşıyor yoksa hamile kaldığı için mi adet olmuyor diye) 3 ay bekleyin ki karnının şişip şişmemesine göre anlayın. Hamile olduğu ortaya çıkarsa doğum yapana kadar bekleyin. (Zaten hayatında hiç adet olmamış kızın hamile kalıp kalmadığı konusunda tereddüt edemezsin. Kilit nokta burası.)
3. Kadınınızın hamile olduğunu biliyorsanız doğum yapana kadar bekleyin.


*KADINLARI TAŞLAYARAK ÖLDÜRMEK (Recm)

Yine hiçbir kur'ani dayanağı olmayan, uydurma rivayetler ve bi kısım müslümanın uyguladığı bu ceza kur'ana mâl edilmiş ve sanki islamda yeri varmış gibi öne sürülüyor.Kur'anda zinanın cezası bellidir.Dine sonradan ilave edilmiş bu uygulamaya müslümanlar olarak biz de karşı çıkıyoruz. Bu konuyla ilgii şu videoyu izleyebilirsiniz



4. İDDİA

EHL-İ KİTAPTAN CİZYE ALINMASI


Müslümanlara sadece savunma amaçlı, zulme ugradıklarında savaş izni verilmiştir kuranda.  Ayetler arası baglantıları kurmaya çalısıp olayı anlamaya çalısalım..

bakara Suresi 190. ayette de görüldüğü üzere müslümanlar her daim kendilerine zulmeden kendileriyle savaşanlarla savaşmıştır..
 ''Allah yolunda sizinle savasanlarla,sizi yurtlarınızdan çıkaranlarla savaşın''

Ortada hiçbir neden yokken saldırma gibi bir durum yoktur, olamaz. Bu bi cebimizde dursun..

Karikateistin paylaşımında Tevbe 29. ayette  de 'savaşın' emri oldugundan buradan anlasılıyor ki müslümanlara bir savaş açılmış. Yani yukarıdaki bilgilere göre S
avası baslatan müslümanlar olamaz. Ehli kitapla savaşın, cizyeye bağlayın buyuruyor Allah. 


Muhammed suresinin 4. ayetinde esir alınanları ya karşılıklı ya karşılıksız serbest bırakma emri vardır. tevbe 29da da yerine yurduna saldıranlara karşı cizye alınması azdır bile haliyle.
Ayet cımbızlandığında ehli kitaptan herkesle onlar cizye verene kadar savaşmak anlamı çıkar doğal olarak ama kuranı bütün içinde okursanız aslında hiç alakası olmadıgını görürsünüz.Örneğin ankebut suresi 46. ayette ne yazdığına bakalım..

''Ehl-i kitap'la, en güzel olan yöntem dışında bir yolla mücadele etmeyin! Onların zulme sapanları müstesna. Şöyle deyin: "Bize indirilene de size indirilene de iman ettik; tanrımız ve tanrınız bir. Ve biz O'na teslim olanlarız."

olay bu kadar basit. Sadece savaş açan ve zulmedenlere karşı cizye alınacağının kanıtı da budur. Gördüğünüz gibi ayet cımbızlayarak binlerce insanı dinden uzaklaştırıyor bu gibi sayfalar. 


5. İddia
Nebe Suresi 33. Ayet Örneğiyle Karikateist Çarpıtmasına En Güzel Örnek
   
                                       
                                 
Nebe suresinin 33. ayetini nasıl verdiğine dikkat çekmek istiyorum. Çok çok çok önemli çünkü. Nasıl işine geldiği gibi kelime ekleme çıkarma yapıyor, nasıl çarpıtıyor görün istiyorum. Olmayan kelimeleri varmış gibi gösteriyor ve binlerce kişi de bunu begenip fikir beyan ediyor.Nebe suresinin 33. ayetindeki kelimelerin anlamlarına lütfen bakın..



Gelenekçi müslümanların ayete ''memeleri tomurcuklanmış'' anlamı vermesi hiçbir şey ifade etmez. Ayetin en sağlıklı çevirisi ; ''Genç ve yaşıt eşler...''dir


6. İddia
Bakara 62 İle Ali İmran 85. ayet Çelişkisi?





İslam sadece Muhammed peygamberin getirdiği mesajın adı değildir. İslam ilk insan toplulugundan bu yana geçen zamanda elçilerin tebliğ ettiği dinin adıdır.Ama bugün insanlar sadece muhammed peygamberin tebliğ ettiği dine islam dediği için bu iki ayet çelişkili gibi görünmekte. Oysa  o dönemde hıristiyanlardan da İsa peygamberin mesajına inanıp uyanlar ödüllendirilecektir.Onlar da islam dinine tabidir. İsa Allah'ın ogludur diyenler ve Allah'a baska baska ortak kosanlar müstesna tabiki. Aşağıdaki ayet durumu daha da açıklığa kavuşturan nitelikte bir ayettir..

Ali İmran suresi 19. ayet

Allah katında din İslam'dır
/barış ve esenlik için Allah'a teslim olmaktır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra,aralarındaki kıskançlık/doymazlık
 yüzünden ihtilafa düştü. Kim Allah'ın ayetlerine nankörlük/Allah'ın ayetlerini inkâr ederse, Allah, hesabı çabucak görecektir.

7.İddia
Kur'anın
 
Hiçbir yerinde Çalışın/Üretin Denmez(miş)

                 
   

Gerçek şu ki, insan için çalışıp didindiğinden başkası yoktur. -Necm 39

O halde,bir iş ve oluştan boşalır boşalmaz yeni bir işe koyulup yorul! -İnşirah 7
Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.- Leyl 4

Allah'ın, bir kısmınıza bir kısmınızdan farklı olarak lütfettiği şeyleri isteyip durmayın. Erkeklere kendi kazandıklarından bir pay var; kadınlara da kendi kazandıklarından bir pay var. Allah'tan, O'nun lütfunu isteyin! Allah, her şeyi iyice bilmektedir. -Nisa 32

evet sevgili şarlatanımız ne demişti.. Kur'anın hiçbir yerinde çalışın üretin yazmıyor.Buna teşvik etmiyor bla bla..


8.İddia Gerçek Müslümanlık Genellemesi..     
                      
                       
Şimdi bu iddia doğruysa şu kişilere bakarak biz de ''bize gerçek ateizm'i gösterdiğiniz için teşekkür ederiz cani herifler' diyebiliriz dimi?



İşte bu kadar dar bir bakış açısına sahip insanlara laf anlatmaya çalısıyoruz. Bazı müslümanım diyenlerin dünyayı daha kötü bir yer haline getirdiği doğrudur.. Ama onlar saf islam mesajına ihanet içerisinde olan insanlardır.Bu konuda daha detaylı yazmak istemiyorum çünkü şu yazım tamamen bununla alakalı.. http://usescrt7.blogspot.com.tr/2015/01/gercek-ateizm-bu-degil.html


9.İddia
Hak Din Karmaşası

                                      
İslam hakkında kulaktan dolma bilgilere sahip olan bu arkadaşımız, saçmalıklarına devam ediyor göründüğü üzere.. Daha Kur'andan önceki kitapların belli bölgelere gönderildiğinden dahi haberi yok kalkmış binlerce kişiye ateizm felsefesini aktarmaya çalısıyor. ki yaptıgı sadece islama dil uzatmak , Aklınca Allah ile dalga geçmek vs.
Muhammed peygambere tebliğ ettirilen din, evrenseldir. Kur'an kıyamete kadar geçerli olacak bir kitaptır.O zamana kadar gönderilen dinler hep belli bölgelere, kavimleredir. Ayrıca o eski tebliğlere muhattap olup inananlar ve güzel işler yapanlar ödülünü misliyle alacaktır.

Şu bir gerçek ki, biz seni hak ile bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Hiçbir ümmet yoktur ki, içinden bir uyarıcı gelip geçmemiş olsun. -fatır 24
Hatta gizlendiği iddia edilen barnabas incilinin şu kısmında da İsa peygamberin şöyle bir cümlesi vardır




10. İddia
'İyi bir İnsan Olmak için Kitaba , Klavuza İhtiyaç Yoktur'?





Hiç kutsal kitap okumadan iyi işler yapabilirsin, doğru.Lakin insanlık tarihinin başından bu yana süregelen iyi ve kötü kavramlarının temeli nedir senin için? 'insan öldürmek kötüdür' derken neye dayanarak söylüyorsun bunu? belki insan öldürmek bana göre iyi bir şeydir? bunun ölçütü nedir? İşte bir yaratıcı olmadan evrensel ahlak kuralları olamaz.Sen de hazıra kondugun şey hakkında atıp atıp durursun..


Karikateist sayfası sürekli müslümanlarla dalga geçer, onları geri kafalı ve zalim! insanlar olarak görürler.Peki şu paylasım tam anlamıyla bir iki yüzlülük değil midir?

                          


kardeşim senin ''gönlümüz madenciler ve aileleriyle'' dediğin anadolu insanının %99.99u senin sürekli aşağıladığın , potansiyel katil olarak gördüğün, pedofili olarak gördüğün insanlar. senin iki yüzlülüğünü ıstırırım bak.. alçak seni..Gerçi o sayfanın sahibi tek bir kişi değil biliyorum. kaçınız yönetiyorsa o kadarınız iki yüzlü alçaklarsınız.. Ve bilimin B'sinden haberiniz yok. R.Dawkins alıntılarından baska bi bok bilmez çoğunuz.Aha şu yukarıda sıraladığım çarpıtmalar bilgisizliğinize en güzel kanıttır. Bu yazıyı okuyanlardan ricam bu yazıyı tasdiklerseniz lütfen paylasın. Kaç genci bu sahtekarlardan kurtarabilirsek kardır..hadi eyvallah

15 Ocak 2015 Perşembe

'Gerçek Ateizm Bu Değil'

Tarihin her döneminde inanç ile inançsızlık kavga halinde olmuş.Daha daraltacak olursak  inançlılar ile inançsızlar diyebiliriz.Son dönemlerde de orta doğu'da artan şiddet nedeniyle inançsızların diline pelesenk olmuş 'gerçek islam bu değil dimi' cümlesi üzerinden bir kaç değerlendirmede bulunacağım.
İnançsızların düştüğü büyük bir yanlıştır bu.Nedir bu yanlış? Bir şeyin yanlış örneklerini ele alıp o şeyi o yanlış üzerinden eleştirmek.Son yaşanan bir kaç olay üzerinden durumu irdeleyelim. Charlie Hebdo olayında insanlar öldürüldü ve hiçbir kanıt olmaksızın öldürenlerin müslüman olduğu iddia edildi.Tamam müslüman olduklarını kabul edip devam edelim..Kuranı okumakla okumak arasında fark oldugunun en güzel kanıtlarından birisidir bu.Eğer kurana bütüncül bakmazsanız kafanıza göre hüküm çıkarabilirsiniz.Yaşanan bu son olayda kuran'ın bize dediği şey açıktır, dinle,Allah ıle dalga geçildiğinde orayı terk etmek.Peki karikatüristi öldüren adamlar neye dayanarak yaptı bunu? Bence mezhep imamlarının  ya  da hadis kitaplarının emirleri doğrultusunda yaptılar. Ya da ikinci bir ihtimal olarak onlar hala yürütülen bir  projenin ürünüydü.İslamdan soğutma projesi.hatta bütün dinleri yok etme projesi..Bugün muhammed peygamberden babasının oglu gibi bahsedip 'yapılsın özgürlüktür' diyenlerle 'yapılmasın yapanlar da öldürülsün' diyenlerin hiçbir farkı yok gözümde.
Özgürlük bir başkasının özgürlüğüne,değerlerine değmediğin sürece geçerlidir.Kimse kalkıp birinin kutsalına,değerlerine hakarette bulunmamalı.Konu çok dağıldı, örneklerle ''gerçek islam bu'' saçmalıklarına cevap vereceğim..Önce bazı fotograflarla başlayayım..

konu başlığı : yol ortasında kılıçla idam edilen arap kadın



bla bla işte. Ya arkadaşım ben kuranı okudugumda neden beni akletmeye yönlendiriyor (enfal 22, yunus 100 ve daha bir sürü akletmez misiniz ayeti? Neden ben kuranı okudugumda masum tek insanı öldürmenin tüm insanlığı öldürmekle eş değer oldugunu anlıyorum? sen nasıl tersini anlıyorsun? nasıl biliyorum, çünkü sen belli olaylar akabinde indirilmiş ayetleri cımbızlayarak bağlamından kopararak atıyorsun ortaya..islam kan savaş dini vs. diye zırvalıyorsun.. )

peki ben bu mantıkla sana bir kaç örnek vereyim..

Mao Zedong


Çin komunist parti başkanı.Gücü ele aldıktan sonra ilk iş 5 milyon insanı idam ettirmek oldu.'great leap forward' ve 'cultural revolution' sosyal programlarını uygulamak için 20 milyona yakın insanı açlıktan öldürdü..ne kadar tanıdık değil mi? Milyonlarca insanı öldürmesinin,hayatlarını zindana çevirmesinin ideolojiyle pek alakalı oldugunu düşünmüyorum.Bence çoğunlukla şahsi çıkarları için yaptı bunu. Bu ve bunun gibiler..

josef mengele..


1944'te savaş suçlusu ilan edilmiş doktor..auschwitz toplama kampında insanlar üzerinde yaptığı deneylere bakıp ''gerçek ateizm bu xD'' diyebilir miyiz ? 


ya da herhangi bir inançsızın yaptıgı kötülüklere bakıp genelleme yapmak doğru olur mu?
bu ikisi de ateistti.Peki ben çok alakasız bir şekilde bu ikisi ve nicesini baz alıp ateizm hastalıklı,insanları caniliğe sürükleyen bir inançtır desem doğru olur mu? bence olmaz.En azından ateist olup iyilik üzere yaşayan insanlara haksızlık olur.

Önce insan olmak ilkesi üzerinden gitmeliyiz.İnancı ne olursa olsun ,bir kişinin ya da toplulugun yaptıgı kötülükler kendisini baglar.

Gerçekten çok can sıkıcı olmaya başladı islama yapılan saldırılar.Daha bunun ayrımını yapamayan insanlara ne derece laf anlatılabilir bilmiyorum.

Ey iman edenler! Adalet ve dürüstlüğün tanıkları olarak Allah için kollayıp gözetleyenler olun! Bir topluluğun çirkinlik ve kötülüğü sizi adaletsiz davranmaya asla itmesin. Adaletli olun! Bu, takvaya/korunup sakınmaya daha uygundur. Allah'tan sakının. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır. -Maide suresi 8. ayet

18 Ağustos 2014 Pazartesi

Zariyat 47. Ayette Mucize Var mı?

Göğe gelince, onu biz ellerimizle kurduk. Hiç kuşkusuz, biz, genişleticileriz. -Zariyat 47

Çok tartışılan konulardan birisi de kur'anın evrenin genişlediğini söyleyip söylemediğidir.
Karşı çıkanların bir kısmı ayetteki ''mûsiûne'' kelimesinin genişletici anlamı olmadığını ileri sürerken bir kısmı da ayetteki '' es semâe'' kelimesinin normal gök oldugunu Peygamberin gözlem ile gördüğü göğü kastettiğini ileri sürmektedir.Şimdi ayeti biraz inceleyelim..

Kur'anda gök kelimesi sadece 'görünen gök yüzü' manasında kullanılmaz.Örnek ayetlerle göz atalım.


Sonra buhar/duman halindeki göğe yöneldi de ona ve yerküreye şöyle seslendi: "İsteyerek veya istemeyerek gelin!" Onlar şöyle dediler: "İsteyerek geldik!" Fussilet 11

Yeryüzünde her şeyi sizin için yaratan O' dur. Sonra göğe yönelip onu yedi gök olarak düzenledi. O, her şeyi Bilir.. Bakara 29

Biz o yakın göğü bir süsle, yıldızlarla süsleyip donattık.  -SÂFFÂT-6

Yemin olsun, biz gökte burçlar oluşturduk ve onu/onları, seyredenler için süsledik  -HİCR-16

Yıldızların nerede oldugunu açıklama ihtiyacı duymuyorum elbette..Bir de kur'an ayetlerini incelerseniz, Gök kelimesinin hep çoğul kullanıldığını görürsünüz.. Gökler..

Gelelim, mûsiûne kelimesine, Bu kelime arap toplumunda genişletmek manasında kullanılır.Şöyle ki;






bir ayette hem gök,hem genişleme kelimeleri bir arada bulunacak, ve bunda hiçbir işaret olmayacak öyle mi?
detaylı bilgi için;  http://tr.wikipedia.org/wiki/Evren'in_genişlemesi



30 Nisan 2014 Çarşamba

Kur'an Yetersiz Mi? Sorusuna Kur'andan Cevap

Baştan uyarayım : Kur'an yeterliyse Peki o zaman namaz, abdest , gusül nasıl olacak, Elçiye uyun ayeti ne oluyo o zaman? diye soranlar yazının sonuna baksınlar..

Elif, Lâm, Râ. Hakîm ve Habîr olandan bir kitaptır ki bu, ayetleri önce muhkem kılınmış, sonra ayrıntılı hale getirilmiştir.  hud 1

Gerçek şu: Bu Kur'an sana ve toplumuna elbetteki bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız -zuhrûF 44


Gün olur, her ümmet için kendi aleyhlerine kendi içlerinden bir tanık çıkarırız. Seni de şu insanlar hakkında tanık olarak getireceğiz. Sana bu Kitap'ı indirdik ki herşey için ayrıntılı bir açıklayıcı, bir kılavuz, bir rahmet, Müslümanlara da bir müjde olsun. Nahl 89


İşte bunlar, Allah'ın ayetleridir ki, onları sana hak olarak okuyoruz. Hal böyle iken Allah'tan ve onun ayetlerinden sonra hangi hadise/söze inanıyorlar?! Casiye 6

Sor: "Tanıklık bakımından hangi şey daha büyüktür?" De ki: "Benimle sizin aranızda Allah tanıktır. Bu Kur'an bana vahyolundu ki, onunla sizi ve ulaştığı herkesi uyarayım. Siz gerçekten Allah'ın yanında başka ilahların bulunduğuna tanıklık ediyor musunuz?" De ki: "Ben buna tanıklık etmiyorum." De ki: "O, sadece tek bir tanrıdır! Ve ben, sizin ortak tuttuğunuz şeylerden uzağım!" -EN'ÂM-19


Allah size Kitap'ı ayrıntılı kılınmış bir halde indirmişken, Allah'ın dışında bir hakem mi arayayım? Kendilerine Kitap verdiklerimiz, onun, Rabbinden hak olarak indirildiğini biliyorlar. Sakın kuşkuya düşenlerden olma. -EN'ÂM 114


Rabbinin sözü hem doğruluk hem de adalet bakımından tamamlanmıştır. O'nun sözlerini değiştirecek hiçbir kuvvet yoktur. En iyi işiten, en iyi bilendir O. -EN'ÂM 115



Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve bir öğüt vardır. Ankebut 51



Sen de aralarında, Allah'ın indirdiğiyle hükmet. Onların keyiflerine uyma. Dikkat et de Allah'ın sana indirdiğinin bir kısmından seni uzaklaştırıp fitneye düşürmesinler. Eğer yüz çevirirlerse bil ki, Allah onları bazı günahları yüzünden belaya çarptırmak istiyor. Zaten insanların birçokları doğru yoldan iyice sapmış bulunuyorlar. -Maide 49



De ki: "Ben sizi ancak vahiyle uyarıyorum." Ama sağırlar, uyarıldıklarında çağrıyı işitmezler ki!  -Enbiya 45



İşte seni böylece, kendilerinden önce nice ümmetlerin gelip geçtiği bir ümmet içinde resul kıldık ki, onlar Rahman'a küfrederlerken Sen kendilerine, sana vahyettiğimizi okuyasın. De ki: "O'dur benim Rabbim, ilah yok O'ndan başka, O'na dayanmışım ben! Yalnız O'nadır tövbem!" Rad 30



Yemin olsun, biz, bu Kur'an'da, insanlar için her türlü örneği değişik ifadelerle gözler önüne koyduk. İnsan ise varlığın, tartışmaya en çok tutkun olanıdır. kehf 54


De ki, 'Rabbimin sözleri için okyanus mürekkep olsa ve hatta bir o kadarını da katsak, Rabbimin sözleri tükenmeden okyanus tükenir.' kehf 109


Yemin olsun, biz bu Kur'an'da, insanlar için her örnekten nicelerini sıraladık. Ama insanların çoğu inkârdan başka bir şeyde diretmediler -İSRÂ-89



Böylelerine, Allah'ın indirdiğine uyun dendiğinde şu cevabı verirler: "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız." Peki, şeytan onları, alevli ateşin azabına çağırmış olsa da mı? -Lokman 21



Neniz var sizin, nasıl hüküm veriyorsunuz?
Yoksa bir kitabınız var da onu mu okuyup duruyorsunuz?
Onda, keyfinize uyan her şeyi rahatça buluyorsunuz. Yoksa sizin lehinize üzerimizde kıyamete kadar uzanacak yeminler mi var da siz ne hükmederseniz oluverecek! -Kalem 36-37-38-39



Ayetlerimiz onlara açık seçik parçalar halinde okunduğu zaman, bize ulaşmayı ummayanlar şöyle dediler: "Bundan başka bir Kur'an getir yahut bunu değiştir." De ki: "Onu kendiliğimden değiştirmem benim için söz konusu olamaz. Ben sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem, büyük bir günün azabından korkuya düşerim." Yunus 15




Biz, gerçeği, Kur'an'da türlü biçimlerde ifade ettik ki, düşünüp anlayabilsinler. Fakat bu onların sadece kaçışlarını artırıyor. İSRÂ 41




Yemin olsun ki, biz onlara, ilme uygun biçimde, ayrıntılı kıldığımız bir Kitap getirdik. İnanan bir topluluk için bir kılavuz, bir rahmettir o. -A'RÂF-52




Yemin olsun ki, resullerin hikâyelerinde, aklını ve gönlünü çalıştıranlar için bir ibret vardır. Bu Kur'an, uydurulacak bir hadis/bir söz değildir; aksine o, önündekini tasdikleyici, her şeyi ayrıntılı kılıcıdır. İnanan bir topluluk için de bir kılavuz ve bir rahmettir. yusuf 111




O vakit siz, vadinin beri yamacında idiniz, onlarsa öte yamacında idiler. Kervan sizden daha aşağıda idi. Sözleşmiş olsaydınız buluşma yer ve saatinde ayrılığa düşerdiniz. Ama Allah, olması kararlaştırılan işi yerine getirmek istiyordu. Ta ki, ölen beyyine üzerine ölsün, yaşayan da beyyine üzerine yaşasın. Allah elbette ki çok iyi işitir, çok iyi bilir. -Enfal 42



                    KUR'ANDA  Namaz Abdesti ve Gusül

Ey iman sahipleri! Namaza duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin! Hasta yahut yolculuk halinde iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuş da su bulamamışsanız temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinizi ve ellerinizi ondan meshedin. Allah size zorluk çıkarmak istemiyor. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor ki, şükredebilesiniz. 5: 6

Ey iman edenler! Sarhoşken, ne söylediğinizi bilinceye kadar, cünüpken de -yolculuk halinde olmanız müstesna- boy abdesti alıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hastalanırsanız yahut yolculuk halinde bulunursanız yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlara dokunmuşsanız, bütün bu durumlarda su da bulamamışsanız, temiz bir toprakla teyemmüm edin. Yani yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Allah Afüvv'dür, günahları affeder, Gafûr'dur, hataları bağışlar. 4:43

                                    KUR'ANDA NAMAZ
Kur'anda namazın rekat sayısıyla ilgili bilgi yoktur..İslam Allah'ın gönderdiği bütün dinlerin genel adı olduğu için doğal olarak namaz İslam'ın başlangıcından beri var olan bir ibadettir..Bugün bütün müslüman coğrafyasında namazın (farz) rekat sayıları aynı olduğundan namazı bu şekilde kılmakta bi sorun olmadığını düşünüyorum..Aaa rekat yazmıyor o zaman kur'an eksiktir demek Allah'ın sözüne kafa tutmaktır.Çünkü Allah bu kitabın Her şeyi ayrıntılı kılıcı oldugunu söylemektedir..Üstüne basa basa söylüyorum..Her şeyin..(yusuf 111 ve üstteki diğer tüm ayetler..

Namazın tarifi ise kur'anda mevcuttur..

Sen içlerinde olup da onlara namaz kıldırdığın vakit, içlerinden bir grup seninle namaza dursun; silahlarını da alsınlar. Bunlar secdeye varınca, diğerleri arkalarında beklesinler. Sonra namaz kılmamış olan diğer grup gelip seninle birlikte kılsınlar. Dikkatli olsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. Kâfirler isterler ki, silahlarınızdan ve teçhizatınızdan habersiz olasınız da üstünüze bir çullanışla çullanıversinler. Eğer yağmurdan gelen bir sıkıntı varsa yahut hasta-yaralı iseniz silahlarınızı bırakmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Ama tedbirinizi alın, dikkatli olun. Allah, kâfirler için rezil edici bir azap hazırlamıştır. Nisa 102

İbrâhim'e Kâbe'nin yerini gösterip şöyle dediğimiz anı hatırla: “Bana hiçbir şeyi ortak koşma, tavaf edenler, orada kıyama duranlar, rükû ve secde edenler için evimi temizle!” -Hac 26"Onu, amaçlanan düzgünlüğe ulaştırıp öz ruhumdan içine üflediğim zaman, önünde hemen secdeye kapanın." -Hicr 29

              Gelelim elçiye uyun ayetine..
Elçi size ne verdiyse alın ayetini anlam baglamından kopararak Hadisleri savunanlara cevap vereyim..

Allah'ın, kentler halkından resulüne zahmetsizce aktardığı mal ve nimetler şunlar içindir: Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar, yolda kalmışlar. Bu böyle düzenlenmiştir ki, o mal ve nimetler sizden yalnız zengin olanlar arasında dönüp duran bir kudret aracı olmasın. Resul size ne verdiyse onu alın; sizi neden yasakladıysa ona son verin ve Allah'tan korkun. Hiç kuşkusuz, Allah'ın azabı çok şiddetlidir Haşr 7

Dikkat ederseniz burada Allah ganimetler için Elçi size ne verirse onu alın demektedir..

Bakın; Allah'ın elçisi kur'anı elbette pratiğe döküp öğretmiştir..Ama onun hüküm verme yetkisi yoktur.. (yusuf 40) Peygamberimizi ve diğer tüm peygamberleri çok seviyoruz.Hadisler güvenilir değildir, dinin kaynağı değildir demek Peygamberi dışlamak değildir..O alemlere rahmet olarak gönderilmiştir..Ama onu putlaştırmak, hüküm verdirmek, kur'an ayetinde söylediklerinin tam tersini söyletmek iftiradır..Zanna uymaktır..

Selam

18 Nisan 2014 Cuma

Allah Kullarına Zulmeder mi?



Bu konuda en çok duyduğunuz cümlelerden biri şudur;

''Allah madem merhametli neden afrikada çocuklar açlıktan ölüyor? ''

Afrikadaki çocuklar neden aç sana anlatayım..
Afrikadaki insanlar senin hırsın yüzünden aç .Emperyalizm, kapitalizm gibi sömürücü tüm sistemler yüzünden aç. Dünya genelinde sermayenin yarısından fazlasına sahip olan sermaye babalarından ve bunların planlarının ne olduğundan haberin olmadığı için..Ülkendeki zenginler altına ikinci,üçüncü arabayı çektiği için, sen sürekli israf içinde battığın için, kendini iyilik meleği ilan edip aslında hiç kimseye hiçbir yararın olmadığını kabullenemediğin için, ki bu iyilik melekleri ''kurban bayramı caniliktir'' deyip gizlice et yiyen tipler.. verdiğin 1 lira borcun sana geri verilip verilmeyeceğini düşündüğün için, yani kur'anın deyimiyle 'malı aşırı bir sevgiyle ''sevdiğin için..
Yani kapı yine sana çıkıyor.
İnsan denilen iki yüzlü yaratıkların oluşturduğu sistem yüzünden..İnsan merhametsiz,insan cani,insan azıtandır kanka..Hepsi değil tabi.Bu dünyada iyi insanlar da var..çok da var buna inanıyorum ve inanmakla birlikte şahit de oluyorum.
Şimdi sen hem özgür irade olmalı deyip hem de kalkar ''Allah merhametliyse neden bunlara izin veriyor'' dersen çelişkini çay gibi demlerim senin.

Dünya'da kur'anda geçen şu sistem olsa gerçekten tek aç kalır mı? Bence kalmaz..

...Ve sana neyi infak edeceklerini de soruyorlar. De ki: "Helal kazancınızın size ve bakmakla yükümlü olduklarınıza yeterli olanından artanını verin." Allah, ayetleri size işte böyle açıklar ki, derin derin düşünebilesiniz.

Gerçekten ihtiyaç fazlasını biriktirmeyip de hayırlı işlerde kullansa insan, hiçbir sorun kalmaz bence.İş adamlarının servetlerini en ufak şekilde etkilemeyecek şekilde yaptıkları yardımdan bahsetmiyorum tabiki..Çok daha ilerisini düşün..Düşünebildin mi? Hah bence kur'an bunu kastediyor..



Allah merhametlidir ve adildir. Bunu iyi kavramak gerek..Ayetler ile ne demek istediğimi daha net anlatabilirim..


Allah, insanlara hiçbir şekilde zulmetmez. Ama insanlar öz benliklerine zulmediyorlar. -Yunus 44

İyilik ve güzellikten sana her ne ererse Allah'tandır.Kötülük ve çirkinlikten sana ulaşan şeyse kendi nefsindendir.Biz seni insanlara bir resul olarak gönderdik.Tanık olarak Allah yeter -Nisâ79



Bu, kendi, ellerinizin üretip önden gönderdiği yüzündendir. Allah, kullara asla zulmedici değildir. -Ali İmran 182



"Bu, ellerinin senin için yapıp öne sürdüğü işlerden ötürüdür." ALLAH kullara zulmedici değildir -Hac 10

Sakın Allah'ı, zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma; gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne kadar onları ertelemektedir. -İBRAHİM 42

26 Mart 2014 Çarşamba

Mürtedler Öldürülür Mü?

Çoğu insanın alim dediği kişilerin fetvasıdır mürtedlerin öldürülmesi gerektiği..ve bunu da uyduruk hadislere dayandırırlar. bu sapkın insanlar'a elbette kur'andan cevap vereceğim.. Şükürler olsun ki Kur'an hiçbir zaman beni yarı yolda bırakmadı.Şimdi gelelim sorumuzun cevabına..


Onlar ki inandılar, sonra küfre saptılar; yine inandılar, tekrar küfre saptılar, sonra da küfrü artırdılar; işte Allah onları affetmeyecek, onları hiçbir yola kılavuzlamayacaktır. -Nisa 137

Bu ayette de inanmış kişilerin mürted olduktan sonra tekrar inanmaları için bir yaşam sürmeleri gerekir.Bu ayet tek basına bir kanıttır zaten.Diğer ayetlere bakalım


İmanlarından sonra küfre sapmış, sonra da küfürde daha da azıtmış olanların tövbeleri asla kabul edilmeyecektir. Onlar, sapıkların ta kendileridir.  -ÂLİ İMRÂN-90

görüldüğü gibi ayetin başında küfre sapanlar kastedilmiş.
Küfür; inkar, reddetmek, yok saymak, görmezlikten gelmek gibi anlamlara gelir. İslam'a göre İslamın inanç ve esaslarını reddeden kişiye kafir denir.

ve ayetin devamında da bu kişinin bir yaşam sürüp küfründe ileri gitmesi söz konusu. yani (z)alimlerin dediği gibi öldürülmeleri emredilmemiş bizlere.Üstelik kur'anda hiçbir şekilde bu emir geçmiyorken, Hüküm yalnız Allah'ın iken (yusuf 40) nasıl oluyor da peygamber bu kadar mühim bir konuda (ölüm) hüküm verebiliyor..


başka bi ayete göz atalım (bakara 217)

...Ama sizden biri imanından döner ve hakikati inkar eden biri olarak ölürse, böyle birinin yapıp ettikleri bu dünyada da, öteki dünyada da boşa gidecektir; işte böyleleri içinde yaşayıp kalacakları ateşe mahkum kimselerdir.

bu ayette de dininden dönen kişinin yapıp ettiklerinin yani amellerinin boşa gideceği yazıyor. bir yaşam söz konusu burada da..


Peygamberimiz yalnızca kendisine vahyedilene uyardı..
Onlara şunu söyle: "Ben size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum. Gaybı da bilmem ben! Size ben bir meleğim de demiyorum. Yalnız bana vahyedilene uyarım ben!" Sor onlara: "Körle gören bir olur mu? Hâlâ düşünmüyor musunuz?"  EN'ÂM 50

selam

13 Ekim 2013 Pazar

Vesvese İle Baş Etmenin Yolu

Her şeyden evvel şunu bilmeliyiz, hepimiz insanız her türlü düşünce kir pas aklımızdan geçebiliyor ve kalbimize değebiliyor. işte bunu yapan şeytandır.Çünkü şeytan yönünü Allah yoluna çevirmiş hak olan yolda ilerleyenler için sürekli kirli tuzaklar hazırlar.Bunu Kur'an ayetlerinden biliyoruz.Şunu da unutmamalıyız ki Allah takva sahipleriyle,bütün kullarıyla beraberdir..Bu gibi vesvese durumlarında telaşa kapılmayıp hemen Allah'a sığınmalıyız.Çünkü şeytan hiçbir zaman durmayacak ve bizi yolumuzdan çevimeye gayret edecektir.Farkında olmamız gereken nokta şu ki, bizi üzen bu vesveselerin kalple hiçbir bağının olmadığıdır.hepsi şeytanın fısıldamasıdır ve kalbimizden geçenlerin aklımızdan geçenlerle ilişiği yoktur çoğu zaman.

Ar'af suresi 200-201
Şeytandan bir dürtük seni dürtüklediğinde, Allah'a sığın. Çünkü O, her şeyi işitir, her şeyi bilir.
Takva sahipleri/Allahtan korkanlar/sakınanlar, kendilerine şeytandan bir vesvese geldiği zaman, durup düşünürler ve derhal gerçeği görmeye başlarlar.


Allah'ın bize bu durumdaki öğüdü nettir.O'na sığınmamızı , O'nun kalbimizin içindekini çok iyi bildiğini bildirir yüce Allah bize.
Ayrıca bu konuda yalnız olmadığımızı bilip şeytanın zaten inanç sahibi olmayan biriyle ugrasmayacağını aklımıza getirmeliyiz.